Kültürümüzde önemli bir yeri olan, birlik, beraberlik, paylaşım ve dayanışmanın arttığı dönemler olarak kabul gören bayramlar, son dönemlerde asıl amacının dışında yaşandığı gerekçesiyle hep tartışılır oldu. Toplum ruh sağlığı bilimcileri, akademisyenler dünyada bireyselleşmeye doğru bir yönelimin olduğundan her fırsatta bahsederken, bundan bayramlar da nasibini alıyor. Her geçen gün daha da bencilleşen birey, bayramlarda bir arada olmak yerine yalnızlığı tercih edebiliyor.

 

BAYRAMLAR AİLE BAĞLARINI GÜÇLENDİRİYOR

 

Bayramlar aile bağlarını güçlendirildiği dönemlerdir. Her şeyi yolunda giden orta yaş grubundan ziyade çocuklar ve yaşlılar için çok daha önemlidir bayramlar. Orta yaş grubu kendini düşünerek, genelde tatil ve eğlence gibi görebilmekteyken bayramları çocuk ve yaşlılar için daha farklı anlam taşır bayramlar. Gücü elinde bulunduran orta kesim o nedenle onları da mutlu edecek hareket ve davranışlarda bulunmalı. Bayramlarda duygu paylaşımı olur. O nedenle bu dönemlerde sevgi dilinin kullanılması çok çok önemli. Bu hediyeleşmek olur, takdir, onay ya da tebessüm dolu bir ifade ile olabilir.

 

NEDEN HEP AH O ESKİ BAYRAMLAR DİYORUZ?

 

Çevremize baktığımızda herkes ah eski bayramlar der dikkat ederseniz. Yüz sene öncesi de iki yüz sene öncesi de aynı şeyi söyler. Ah o eski bayramlar… Sosyolojik ve psikolojik değerlendirdiğinizde aslında kişi kendi çocukluğundaki bayramları özlediği için bunu söylüyor. Çünkü hemen hepimizin çocukluk bayramları güzel geçmiştir. Aile bağları güçlenmiş, şiddet öfke azalmıştır bu dönemlerde. Böyle bir dönemde ve ailede çocuk da kendini daha mutlu ve güçlü hisseder. O günleri hiç unutmaz. O nedenle kendi kültür ve değerlerimizin çocuklara aktarılması çok önemli. Böylece milli kimliğimiz ve değerlerimizin aktarıldığı bayramları korumuş oluruz.

 

Yazının aslına ulaşmak için bağlantıya tıklayınız.

#tatil #bayram